Kent tünelleri

28.06.2016 | EKOHABER



Kent içi trafik sıkışıklığı tüm büyük kentlerin sorunu olmaya devam ediyor. Kentlerin nüfus projeksiyonları maalesef gerçekleşen nüfus rakamları ile uyuşmuyor. Ekonomik ve sosyal temelli göçler ve büyük şehirlerin cazibe özellikleri bu doğal sonucu ortaya çıkarıyor.
Baştan öngörülemeyen nüfus ve mekânsal yerleşim durumu ulaşım sistemlerinin de sağlıklı kurgulanmasını zorlaştırıyor. Bir kentin 'sürdürülebilir ulaşım politikalarını' benimsemesi orta ve uzun vade de kaçınılmazdır. Bunun aksi kaynak israfı anlamındadır. Konu ile ilgili olarak master planlamadan otopark yapılandırmalarına, metro sistemlerinden, bisiklet yolu uygulamalarına kadar tüm ayrıntılar kamuoyunca tartışılıyor. Özellikle Ekohaber gazetesinde sayfa komşusu olduğumuz değerli büyüğümüz Sn. Erdem SAKER bey bu ve benzeri başlıkları sürekli dünya örnekleri ile mukayeseli olarak gündem yapıyor. Ve Bursamız için önerilere dönüştürüyor. Ben özellikle kendisine kente olan katkılarını sürdürmesi nedeniyle teşekkür ediyorum.
Avrupada kentler çok merkezli
Geçen hafta karayolu ile gerçekleştirdiğimiz birkaç Avrupa ülkesini kapsayan seyahatimizde özellikle kentlerin trafik yoğunluklarını yakından izleme imkanı buldum. Pik saatlerde aşağı yukarı tüm kentlerde trafik sıkışıklığı söz konusu. Ancak çok uzun süreli değil. Metro sisteminin düzenli çalıştığı kentlerde trafikteki araçlar ağırlıklı olarak kent girişlerindeki metro istasyonlarına yakın otoparklara konuluyor. Ve buradan metroya geçiş yapılıyor. Bu şekilde parklanma işlemi düşük ücretlendirme ile teşvik ediliyor. 
Bazı kentlerde 'ortak araç kullanımı' teşviki var. Öncelikli yol kullanımı, geçiş üstünlüğü, hız sınırı ve bedava otopark gibi konularda aracını paylaşan sürücülere avantajlar veriliyor. Kuzey İtalyadaki şehir giriş çıkışları turizm sezonu nedeniyle çok yoğun. İsviçre tam bir tüneller ülkesi. Alp dağlarının eskiden 10 saatte geçilen tehlikeli virajlı yolları artık tünellerle 20 dakika da geçilebiliyor. Bazı noktalarda yeni tünel inşaatları devam ediyor. Benzer durum Belçikanın başkenti Brükselde onlarca tünelden geçerek ilerliyorsunuz.
Teknoloji tünel maliyetlerini düşürüyor
Bu konuda Türkiyede de büyük mesafe alınmış durumda. Şehirlerarası ulaşımda son dönemde Ordu, Ilgaz Dağı, Ovit Dağı, Toroslar, Orhangazi, Zonguldak ve benzeri dünya sıralamasına giren son derece modern ve güçlü tünel inşaatları gerçekleştirilmiş durumda.
Yurtdışı seyahatimde Brükselde dikkatimi çeken kent içi karayolu tünellerinden sizlere bahsetmek istiyorum. 2 milyon nüfuslu şehirde 23 km toplam uzunluğu olan 24 ayrı tünel söz konusu. Bunların içerisinde 124 metre uzunluğunda olan da var 6.000 metre uzunluğunda olanda. Bu şehir bildiğiniz üzere Avrupa Parlamentosunun merkezi ve kent içi ulaşım ciddi bir rahatlama içerisinde. Ayrıca metro sistemi çalışıyor. Kenti boydan boya tünel yollardan hızla geçip şehri terk edebiliyorsunuz.
Kent içi ulaşımda önceliğin yeraltı metro sisteminde olması temelde hep savunula gelir. Ancak topografik şartlar ve kısa mesafelerde karayolu tünellerinin büyük rahatlık sağladığı da bir gerçek. Kamulaştırma maliyetinin olmaması da ayrı bir özellik.
Büyük İstanbul tüneli boğazda bu anlamda çok büyük trafik yükü alacak. Ankarada ulus tüneli projesi de coğrafi nedenlerle doğru bir adım. Yine İstanbul Kasımpaşadan girip Dolmabahçeden çıkan tünel yolun ne ölçüde başarılı bir proje olduğunu yolu kullananlar ifade ediyor. Sarıyer tüneli aynı şekilde. İstanbul Büyük Şehir Belediyesi son açıklamasında 6 yeni tünel inşaatına başlayacağını belirtiyor.
Bursa kent tünellerini tartışmalı
Bursamızda da trafik yoğunluğunun çok yönlü tartışıldığı bir ortamda yeraltı metro sistemini bir yandan mevcut Bursaray ile bütünleştirirken bir yandan da fizibilite yapılarak uygun noktalara karayolu tünelleri yapmak zannediyorum ilgililerin gündemlerine almaları gereken bir konu. Kent girişlerinden çıkışlarına kadar akıcı bir trafik için avantaj sağlıyor ise kent tünellerini mutlaka gündeme getirmeliyiz. Yakın tarihte açılışı yapılan İzmir Konak kent içi karayolu tünelinin yılda 30 milyon TL sadece akaryakıt tasarrufu oluşturduğunu ve 10 yılda kendisini amorti edebildiğini unutmayalım.
Konunun maliyet ve yer seçimi yönleriyle tartışılmasını kamuoyu ve ilgililerin dikkatlerine sunuyoruz.

Diğer Yazılar
ÇÖZÜM EKONOMİNİN DIŞINDA MI ?

Bütçe harcama kalemleri içerisinde faiz giderleri ciddi ağırlığa sahipti. Hatta toplanan vergi gelirlerinin neredeyse tamamı faize gidiyor diye yapılan eleştiriler hala hafızamızda duruyor..

YAPAY ZEKADA BÜYÜK GELİŞMELER

Yapay zeka bir bilgisayarın ya da bilgisayar ile kontrolü sağlanan bir makinenin çeşitli aktiviteleri zeki canlılara benzeyen bir biçimde yerine getirebilme yeterliliği olarak tanımlanabilir..

YATIRIM ORTAMININ İYİLEŞTİRİLMESİ

Dünya'da dolaşan ve riski az olup en yüksek verimi alabileceği ülke arayışında olan küresel sermayenin miktarı trilyonlarca dolarla ifade ediliyor. Daha çok gelişmiş ülke ekonomilerine yönelen bu sermayeden gelişmekte..

KOBİ DESTEKLEME REJİMİMİZ

Kobi terimi ilk olarak seksenli yıllarda ülke gündemine rahmetli Özal ile girmişti. Küçük ve orta ölçekli işletmeler o günden itibaren tüm kalkınma programlarının..