ÖLÇÜLMEYEN KOBİ PERFORMANSLARI

Ülkemizde kayıtlı 2 milyon 700 bin civarında işletmenin yüzde 99,8ini KOBİler oluşturuyor. Kalan binde 2lik bölümde ise 250 işçiden fazla istihdamı olan yaklaşık 4 bin 600 civarındaki büyük işletmeler söz konusu. KOBİler ihracatımızın yüzde 60ını, istihdamın yüzde 75ini ve katma değerin ise yüzde 43ünü gerçekleştiriyor. Ülke ekonomisi açısından anlamlı makro hedefleri gerçekleştiren KOBİlerin yaklaşık yüzde 48i de bir şekilde yenilikçi çabaların (ürün geliştirme, süreç, organizasyon, pazarlama vb.) içerisinde yer alıyor. Geçen haftaki yazımızda KOBİ Destek Programlarından bahsederken KOBİlere doğrudan para desteği vermek yerine onların iş yaptıkları ortamların geliştirilmesinin daha doğru olacağını belirtmiş ve dünya tecrübelerinden örnekler vermiştik. Tabi yukarıdaki veriler ışığında önerilen toplam katma değerin yüzde 43ünü KOBİ statüsündeki 2 milyon 695 bin işletme oluştururken kalan yüzde 57nin ise sadece 4 bsin 600 civarındaki büyük işletme tarafından oluşturulmuş olması anlamlıdır. Büyük işletmelere göre KOBİlerde görülen katma değer oluşturma yeterliliğindeki zaafların tartışılması ve doğru kararlarla kamu desteklemelerinin yönlendirilmesi gerekmektedir.

PERFORMANS YÖNETİMİ ÖNEMLİ

Bir bilim insanının ölçülemeyen performans geliştirilemez sözü KOBİler açısından adeta yol gösterici mahiyettedir. Gerçekten de bir KOBİnin iyi yönetilip yönetilmediğinin, hedeflerini ne ölçüde gerçekleştirebildiğinin bilinmesi KOBİ destek rejimimiz açısından ne anlam ifade etmektedir? KOBİlere yapılan devlet yardımlarımız KOBİlerin topyekûn yönetim kalitelerini izleyen bir mekanizma içermekte midir? Maalesef bu soruların cevabı olumlu değildir. Muhakkak ki her destek unsurunun hedeflediği bir gelişim alanı vardır ve başarıldığında bir değer oluşacaktır. Öncelikle şu hususu belirtelim ki KOBİlerimiz büyük oranda aile şirketlerinden oluşuyor ve önemli oranda vizyon, kurumsal yapı, liderlik, yönetim becerileri ve yeniden yapılanma konularında ciddi sorunlar yaşıyorlar. Bu temel başlıklardaki sorunları bilen ancak çözüm üretemeyen KOBİlerin ar-ge ve inovasyon kapasitesini oluşturabilmesi çok kolay olmamaktadır.

KOSGEB YENİDEN YAPILANMALI

İşe KOSGEBin yeniden yapılanmasından başlamalıyız. Çok sayıda sektöre KOSGEB nezdinde yönetim danışmanı yetiştirilmelidir. Radikal adımlarla tüm KOBİler sektörel ayrımlar dikkate alınarak yönetilebilir sayılarla KOSGEB uzmanlarına zimmetlenmelidir. Uzmanlar sorumlu oldukları işletmelerde bizzat çalışarak onların kurumsallaşma sorunlarının çözümü ve yenilikçilik kapasitelerinin arttırılması için bizzat kendisi işletmenin verileri ve hedefleri dikkate alınarak performans kriterlerini ve dönemsel performans karnelerini hazırlamalıdır. Şirketlerde performans ölçümleri konusunda dünyada çok uzun yıllar önce çeşitli tecrübeler yaşanmıştır. Bunların bugüne dair dikkate alınabilecek bazı formatları söz konusudur. Örneğin;
Kurumsal Karne Uygulaması (Balanced Scorecard)
EFQM Modeli (Auropean Foundation For Quality)
EVA Modeli (Economic Value Added)
360 Derece İletişim
Ülkemizde de bu uygulamalardan yararlanarak daha bize özgü bir KOBİ performans ölçüm sistemini gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bu çalışmanın KOBİlere bir anlamda yönetim danışmanlığı hizmeti verecek şekilde programlanan KOSGEB sistemi ile yürütülmesi ve sistem doğrudan yönetilerek bürokrasiden arındırılması önem arz etmektedir.

KURUMSALLAŞMA ESAS ALINMALI

Uygulamada Kosgeb uzmanı sorumlu olduğu KOBİ İşletmesini sürekli izlemelidir. Üretim, finans, işletme yönetimi, satış ve liderlik alanlarında oluşturulacak performans kriterlerini ne ölçüde başardığını puanlayarak dönemsel performans karnesini çıkartmalıdır. Özellikle firmaya uygun performans kriterlerinin tespiti aşamasında akademik destekte alınmalıdır.
Devlet desteği KOBİnin kurumsallaşma performansı esas alınarak verilmelidir.
Kosgeb uzmanının başarısı da sorumlu olduğu KOBİlerin performans artışına endekslenmelidir. Bu çalışma yapıldığında firmanın verimlilik, arge-inovasyon performansı, üretim süreçleri, otomasyon kullanımı, tasarım becerileri, kapasite kullanımı, finansal rasyo performansları, maliyet analizleri, satış planlama ve performansları, e-ticaret, network organizasyonları, rekabet gücü analizleri gibi daha birçok kriter firmanın toplam yönetim kalitesi karnesini ortaya koyacaktır. Destek bu karneye verilmelidir. İyi yönetilen KOBİnin bu şekilde ödüllendirilmesi yenilikçi ve yüksek katma değerli üretim yapısına ulaşmasını hızlandıracaktır. İyi yönetilmeyen ve performansları düzenli olarak ölçülmeyen KOBİnin ise yeni bir değer üretebilmesi ancak tesadüflere ve çok olumlu piyasa şartlarına bağlıdır. KOBİ desteklerinde “Vergi Sistemi” nin nasıl destekleme aracı olarak kullanılması gerektiği konusunu da haftaya tartışalım.

Diğer Yazılar
ÇÖZÜM EKONOMİNİN DIŞINDA MI ?

Bütçe harcama kalemleri içerisinde faiz giderleri ciddi ağırlığa sahipti. Hatta toplanan vergi gelirlerinin neredeyse tamamı faize gidiyor diye yapılan eleştiriler hala hafızamızda duruyor..

YAPAY ZEKADA BÜYÜK GELİŞMELER

Yapay zeka bir bilgisayarın ya da bilgisayar ile kontrolü sağlanan bir makinenin çeşitli aktiviteleri zeki canlılara benzeyen bir biçimde yerine getirebilme yeterliliği olarak tanımlanabilir..

YATIRIM ORTAMININ İYİLEŞTİRİLMESİ

Dünya'da dolaşan ve riski az olup en yüksek verimi alabileceği ülke arayışında olan küresel sermayenin miktarı trilyonlarca dolarla ifade ediliyor. Daha çok gelişmiş ülke ekonomilerine yönelen bu sermayeden gelişmekte..

KOBİ DESTEKLEME REJİMİMİZ

Kobi terimi ilk olarak seksenli yıllarda ülke gündemine rahmetli Özal ile girmişti. Küçük ve orta ölçekli işletmeler o günden itibaren tüm kalkınma programlarının..