PİSA SINAVINDAN SONUÇ ÇIKARMAK

OECD tarafından her 3 yılda bir yapılan ve 15 yaş grubu öğrencilerin Fen, Matematik ve Türkçe okuma başlıklarındaki yeterliliklerini ölçmeyi amaçlayan PİSA sınavlarının 2015 yılı sonuçları ülkemiz açısından ciddi eleştirileri ve sistem sorgulamalarını beraberinde getirdi. Çocuklarımızın bu sınavda başarılı olamama nedenleri yetkililer tarafından açıklanmaya çalışılıyor, ancak sonuçlar gerçekten moral bozucu. Eğitim alanında son dönemlerde gerçekleştirilen ciddi derslik altyapısı, fatih projesi, akıllı tahtalar, teknoloji sınıfları, zorunlu ana sınıfları ve tam gün eğitim hedefleri gibi gerçekleştirilen birçok atılım henüz eğitim sistemimizin nitelik sorununu çözmüş gözükmüyor. Eğitim alanında alınan tedbirlerin kısa vadede sonuç vermeyeceği gerçeğinin de altını çizerek, dünyada eğitimdeki yeni trendleri de ülkemizde tartışmaya açmamız gerekiyor. Aksi halde PİSA sonuçları ile ilgili alınan tedbirler konusunda halkımızı tatmin etmemiş oluruz.

SONUÇLARI DOĞRU OKUMALIYIZ

Geçtiğimiz haftalarda henüz 2015 PİSA sonuçları yayınlanmadan önce EKOHABER'de yazdığım bir makalede Finlandiya'nın yeni bir eğitim atağını başlattığını belirterek mevcut başarılı geleneksel eğitim sistemini sil baştan yeniden düzenlediğini, bunu yaparken de amaçlarının 21. Yüzyıl toplumsal beklentilerine uygun bireyler yetiştirmeyi amaçladıklarını belirtmiştim. Bu tespitler bugün PİSA sınavlarındaki bizim öğrencilerimiz açısından da son derece yol gösterici. Bizim öğrencilerimizde en az diğer ülke çocukları kadar zekiler. Bunda şüphemiz yok. Ama sistemimiz bu çocukları istenilen seviyeye taşıyamıyor. Bu sınavlarda alınan olumsuz sonuçlar bizim 10-20 yıl içerisinde çıkaracağımız mühendislerin, bilim insanlarının, girişimcilerin ve üst düzey yöneticilerin de bir ön göstergesi. Matematik sınavına katılan öğrencilerimizin yarısı modern topluma tümüyle katılabilmek için gereken temel matematik becerilerinden yoksun. Öğrencilerimizin bir kısmı temel okuryazarlık seviyesinin altında ve toplum liderlerini çıkarma potansiyeli en yüksek olan en üst düzeyde ise bizim çocuklar neredeyse hiç yoklar.

OECD NEYİ AMAÇLIYOR?

OECD, PİSA sınavlarında dünyanın gündemindeki önemli başlıkları dikkate alarak yenilikçi ilave bölümler oluşturuyor. Örneğin 2012 sınavlarında yaratıcı problem çözme konusu ilave edilirken 2015e işbirlikçi problem çözme başlığında öğrencilerin yeterlilikleri ölçülüyor. Bu son bölümün sonuçları 2017 de açıklanacak. Bu noktadan itibaren bizim toplum olarak bireysel yada birlikte iş yapma (kolektif) kültürümüzü sorgulama dönemine girmemiz gerekiyor. Kültürümüz bireyci bir kültür değil ama birlikte çalışma kültürümüzde maalesef yok. Artık eğitim sisteminin öğrencilere takım halinde çalışma, birlikte proje grupları ile çalışma ve işbirliği halinde problem çözme gibi başlıklarda yeteneklerini geliştirme özelliği katması bekleniyor. Çünkü gerçek hayatta karşılaşılan problemler maalesef bireysel çözüme her zaman uygun olmayabiliyor. Takım olmanız, uyumlu olmanız, organize ve disiplinli çalışmanız ve işbirliği yapmanızı gerektiriyor. OECDde iş hayatının bu gerçeklerini eğitim sistemlerine PİSA sınavları yoluyla entegre edilmesini muhtemelen arzu ediyor. OECD geleceğin dünyası için birlikte problem çözmenin öneminin farkında.

EĞİTİMDE ŞURA ZAMANI

PİSA sınavlarından çıkaracağımız sonuç, dünyadaki gelişmelere uygun Öğretmen Yetiştirme Programının acilen devreye alınması, çocuklarımıza aşırı bilgi yükleme yerine, o bilgilere nasıl ulaşabileceklerinin öğretilmesi ve birlikte problem çözme yetkinliklerinin artırılmasıdır. Öğrencilerimizin eleştirel düşünme, iletişim, başkaları ile uyum, kritik düşünme ve problem çözme ile işbirliği kültürlerini geliştirmeleri önem arz ediyor. Eğitimin hedefi insan davranışlarını olumlu yönde geliştirmektir. İçerik ve kazanım odaklı eğitimden, uygulama yetkinlik ve beceri odaklı eğitime geçmemiz gerekiyor. Ana okulundan başlayarak takım çalışması, çatışma çözümü, koordinasyon, proje planlama ve zaman yönetimi konularını öne çıkarmalıyız. Ve de bu sorunu çözecek çözümlerin konuşulacağı bir Eğitim Şurasına her zamankinden daha fazla ihtiyaç gözüküyor. HAKKIMDA

Diğer Yazılar
ÇÖZÜM EKONOMİNİN DIŞINDA MI ?

Bütçe harcama kalemleri içerisinde faiz giderleri ciddi ağırlığa sahipti. Hatta toplanan vergi gelirlerinin neredeyse tamamı faize gidiyor diye yapılan eleştiriler hala hafızamızda duruyor..

YAPAY ZEKADA BÜYÜK GELİŞMELER

Yapay zeka bir bilgisayarın ya da bilgisayar ile kontrolü sağlanan bir makinenin çeşitli aktiviteleri zeki canlılara benzeyen bir biçimde yerine getirebilme yeterliliği olarak tanımlanabilir..

YATIRIM ORTAMININ İYİLEŞTİRİLMESİ

Dünya'da dolaşan ve riski az olup en yüksek verimi alabileceği ülke arayışında olan küresel sermayenin miktarı trilyonlarca dolarla ifade ediliyor. Daha çok gelişmiş ülke ekonomilerine yönelen bu sermayeden gelişmekte..

KOBİ DESTEKLEME REJİMİMİZ

Kobi terimi ilk olarak seksenli yıllarda ülke gündemine rahmetli Özal ile girmişti. Küçük ve orta ölçekli işletmeler o günden itibaren tüm kalkınma programlarının..